Travmanın beden üzerindeki etkisi son yıllarda artan bir şekilde pek çok araştırmanın ve çalışmanın konusu olmuştur. Sensorimotor Psikoterapi’ye göre beden geçmişe takılıp kalabilen prosedürel hareket, duruş ve sinir sistemi düzenleme alışkanlıklarında travma ve bağlanma dinamiklerinin izlerini yansıtmaktadır. Bir kişi travmatik bir durum yaşadığında, genellikle vücut savaşma, kaçma veya donma moduna girme gibi belirli şekillerde tepki verir. Travma sonrasında kişiler artan duyular, korku veya inkar nedeniyle duygularını işleyemezler ve duygular, etkilenen kişinin sinir sisteminde sıkışıp kalabilir. Bu nedenle ve tedavi edilmezse bunun sonucunda kaygı, depresyon, çaresizlik ve izolasyon duyguları ortaya çıkabilir. SP bu bilgi doğrultusunda; fiziksel eylem, otonomik düzensizlik ve duruş alışkanlıklarını hedef alarak beden farkındalığını klinik uygulamaya aktif olarak dahil eder. Terapide bireyin travmatik olayları güvenli bir ortamda yeniden yaşamasına, tamamlama ve kapanma hissine ulaşmasına yardımcı olur. Terapinin etkili olması için travmanın ayrıntılarının hatırlanması gerekmez. Sinir sisteminin çalışma prensibine uygun olarak geliştirilen yöntemde amaç kişiye, travma anında veremediği tepki ve yoğunlaşmış duygunun dışa aktarımı için alan açmaktır.
Sensorimotor Psikoterapide üç aşama vardır.
- Stabilizasyon ve semptom azaltma
- Travmatik bellekle çalışmak
- Yeniden entegrasyon
Süreç ilk seanstan itibaren işinin ihtiyaçlarına göre şekillenir. Amaç öncelikle kişinin kaynaklarını keşfetmesine yardımcı olmak, yeterli kaynaklara sahip olmayan danışanları için kaynak oluşturmaktır. Sonrasında ise travmatik deneyimi yeniden düzenleme ve entegrasyon aşaması vardır.
Sensorimotor Psikoterapide terapi süresi birçok terapi modelinde olduğu gibi 45-50 dakika sürmektedir. Terapist tarafından ekstra bir ihtiyaç duyulmazsa görüşmeler haftada bir yapılmaktadır.
Seans sayısı ise birçok faktöre bağlı olduğundan değişkenlik göstermektedir.
Uzmanlarımızdan Belgin Çakır Sensorimotor Psychotherapy Institute onaylı Travma Odaklı 1. Düzey Eğitimini tamamlamış, Türkiye’de bu eğitimi alan ilk otuz kişiden biridir. Süpervizyonlarına ve bu alandaki ileri düzey eğitimlere devam etmektedir.
